Hürriyet Gazetesi'nin Irkçı Yüzü

hurriyet.jpgBoğaziçi Üniversitesi Folklor Kulübü her sene kültürel çeşitlilikten, farklılıklar içinde barıştan dem vuran etkileyici dans-müzik performansları hazırlıyor. Bu senenin gösterisi beş dilde “Hepimiz” adını taşıyor; Rum, Kürt, Alevi, Ermeni ve Roman bölümlerinden oluşuyor. Bu durum 16 Mayıs 2007 tarihli birkaç gazetenin ilgisine mazhar olmuş olmalı ki, performans hele bir de yabancı bir heyet önünde sergilenip işin içine “Türkiye’yi tanıtma” iştigali girince performansı manşetlerine çıkarmışlar. Hürriyet gazetesi gösteride Kürtçe şarkılar söylenmesini, dansçıların “peşmerge kıyafetleri” olarak adlandırdıkları kıyafetlerle Nevruz ateşi üstünden atlamalarını, türbanlı bir kadının “Okuma hakkımı istiyorum” yazısıyla gösteride yer almasını hayrete düşmüş bir dille anlatıyor. Hele hele türbanlı bir kadının elektro gitar çalmasını hiç anlamlandıramıyor. İşin ilginci, gazete bu durumun neden Türk milletinin bekası için tehlike arz ettiği hakkında hiçbir yorum yapmaya gerek duymadan bu “küstah” olayları tasvir etmekle yetiniyor, yorumunu “Tuhaf Şov”, “Boğaziçi’nin Türkiyesi”, “Türban Şov” gibi manşetlerle belirtmekle yetiniyor. Daha ajitatif bir gazete ise (Takvim) heyecanına hâkim olamayarak tek kelime Türkçe konuşulmadığını haber içinde üç dört defa tekrar etmekte ve performansı “Şok Tanıtım” olarak tasvir etmekte. Ne de olsa Türkiye’ye dair söyleyebilecekleriniz hakkında yaratıcı olmanız gerekmez, kendi hikayenizden değil devlet babanınkinden ve Türkçe olarak bahsetmeniz gerekir.

Bazı gazeteler Hrant Dink’in öldürülmesinden sonra söyleyegeldiğimiz ve dilimize çok yakışan Hepimiz Ermeniyiz sloganına da tepki geliştirerek bu sloganı söyleyenlerin şüpheli menşeinden, vatan hainliğinden dem vurmakta cömert davranmış ve beklentileri doğru çıkarmışlardı. Ancak bu yukarıdaki durumun sade ırkçılığı bu yazının konusu açısından daha anlamlı. Haberin bir “suçüstü” haberi soğukkanlılığıyla ve dolayısıyla sade bir tasvir ve başlıklara kondurulan sade bir hayretle verilmesinin ardında, bir Türkiye tasvirinde Kürdün, Ermeninin yeri olmaması gerektiğinin açıklama dahi gerektirmediğine duyulan bu inanış yatıyor. Hepimiz Ermeniyiz’i eleştiren biriyle tartışmak mümkünken, Kürtçe’den Türkiye topraklarına Aztek dili kadar uzak bir dil, Nevruz’a da bir Budizm bayramı muamelesi yapan, bu performansı tasvir etmenin yorum yapmadan tek başına bir suça delalet olduğunu varsayan bu dil, daha yaygın ve daha basit olduğu için daha problemli. Çünkü meseleyi yaygara yapmadan, ama otoriterce, “teröristlerle masaya oturmayan”ların kendinden eminliğiyle ele alarak Romanlığı, Kürtlüğü, usulca normun dışına çıkarıyor, “tuhaf” olarak isimlendiriyor, -eh, bir de yabancı konuklarımızın yanında- işgüzarlık olarak niteliyor, acayipleştiriyor. Kürtlükten bahsetmeyi muhalif olmayı kafaya koymuş birilerinin şımarıklığı olarak görüp tartışmadan kestirip atıyor.

Irkçılığın adı bu yüzden konmuyor. Adı konan şeyler siyasete döneceği, siyaset de analize tabi olduğu için. Fakat Kürtçe şarkıların söylendiği, Hrant Dink’in anıldığı, 6-7 Eylül olaylarının utancını taşıyan ve Romanların –diğer birçok grupla beraber- kentsel dönüşüm projeleri adı altında yerlerinden edilmesine yakınılan bir gösterinin Türkiye’yle alakası olmadığını soğukkanlı bir hayrete düşerek ima etmek “ırk”ı telaffuz etmeden ırkçılık yapmak demek. Toplumca ırkçılığa alerjimiz olduğuna inanmaya devam ettikçe, ırkçılığı ifşa etme gücümüzden yitireceğiz. Hrant Dink’in katli gibi, artık bıçağın dehşetle kemiğe dokunduğu anları beklememiz gerekecek. Bu yüzden ırkçılığın adını koymak şimdilerde bu kadar önemli.

Hürriyet Gazetesi'nin Irkçı Yüzü” üzerine 2 yorum

  1. cok isabetli bir yazi. hurriyet’in hala bu ismi kullanabilmesine sasiyorum. boyle insanlarin gazetecilik yapabldigi bir ulkede hala umutlu olabilmek cok zor. ama zoru basarmaliyiz.

    koray

  2. Tarihçi Edhem Eldem anlatmisti. seneler önce, Ermeni kimliginin epeyce asagilandigi devirlerde, (sözümona PKK-Ermeni baglantilari vs.) Hürriyet (buna bir dur mu demek istemis acaba!), suna benzer bir manset atiyor:
    “Hepimiz kardesiz! Türk, Kürt, Laz ,Cerkez,hatta Ermeni!” 🙂 hatta vurgusuna dikkat! iste güzel bir ismi konulmamis irkcilik ornegi daha, ustelik irkciliga karsi cikmak isterken bile.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s